İklim Eylemi İçin Yükselen Sesler

Etkilerini günlük hayatımızda hissettiğimiz iklim krizi, canlıları ve ekolojik sistemi tehdit eden en büyük ve en acil sorunlardan biridir. İklim değişikliği 1830'larda başlayan ve yaklaşık 190 yıldır dünyanın karşı karşıya olduğu bir sorundur (Pidcock, 2016). Dünya Sağlık Örgütü, iklim değişikliğini 21. yüzyılda küresel sağlığa yönelik en büyük tehdit olarak görmektedir. Diğer çevre sorunlarıyla karşılaştırıldığında iklim krizi daha büyük, daha karmaşık ve daha belirsizdir. Bu belirsizlik doğayı, sağlığı, ekonomiyi, sürdürülebilir enerjiyi ve dünya üzerindeki her canlının yaşamını tehdit etmektedir. İklim krizinin başlıca nedeni, insan faaliyetleri nedeniyle atmosferdeki sera gazı konsantrasyonunun artması, bunun sonucunda küresel ısınma ve ortalama iklim değerlerinin yükselmesidir. Fosil yakıt kullanımı, ormansızlaşma ve bazı tarımsal ve endüstriyel uygulamalar, karbondioksit ve metan da dahil olmak üzere sera gazlarını artırmaktadır. Sıcaklık kayıtlarının 1850'lerde başlamasından bu yana, dünya son 3 yılda yaklaşık 0,6°C ısınmıştır. Daha yüksek sıcaklıklar aynı zamanda daha yoğun fırtınalara, kuraklıklara ve diğer aşırı hava koşullarına yol açmaktadır (IPCC, 2021). Küresel iklim değişikliğinin neden olduğu ısı artışı hava kirliliğine, okyanus ve deniz seviyelerinin yükselmesine, bulaşıcı hastalıklarda artışa, su ve gıda kalitesinde düşüşe ve kıtlık riskine yol açmaktadır. DSÖ verilerine göre, iklim değişikliğinin 2030-2050 yılları arasında, çoğunluğu gelişmekte olan ülkelerde olmak üzere, yaşlılarda yüksek sıcaklıklara maruz kalma, ishal, sıtma ve çocukluk çağında yetersiz beslenme nedeniyle yılda yaklaşık 250.000 ek ölüme neden olacağı tahmin ediliyor. Yaşamın en temel ihtiyaçlarından biri olan su, iklim krizinden en çok etkilenen kaynaklardan biridir. Gelecekteki ısınmayı en aza indirme çabaları başarılı olsa bile, bazı etkiler yüzyıllar boyunca devam edecektir. İklim krizi, diğer bölgeler gibi Avrupa için de önemli bir risk oluşturuyor. Özellikle Akdeniz ve Güney Avrupa'da sıcaklıkların artması ve yağışların azalması tarım sektörünü olumsuz etkilemektedir. Doğal kaynaklar, tarım, turizm ve yaşam koşulları iklim krizinden büyük ölçüde etkilenmektedir. Karbon ayak izi, üretilen sera gazı miktarı açısından insan faaliyetlerinin çevreye verdiği zararın karbondioksit birimi cinsinden ölçülmesidir. İki ana bölümden oluşur: doğrudan (birincil) ayak izi ve dolaylı (ikincil) ayak izi. Birincil ayak izi, evsel enerji tüketimi ve ulaşım (arabalar ve uçaklar gibi) dahil olmak üzere fosil yakıtların yakılmasından kaynaklanan doğrudan CO2 emisyonlarını ölçer. İkincil ayak izi, kullandığımız ürünlerin üretiminden nihai ayrışmasına kadar tüm yaşam döngüsüyle ilgili dolaylı CO2 emisyonlarını ölçer.

Dünyamızın sağlıklı işleyişini tehdit eden küresel iklim kriziyle mücadele etmek, kendimize ve gelecek nesillere sağlıklı ve sorunsuz bir dünya bırakmak insanlık olarak en önemli görevlerimizden biridir. Bireysel ve toplumsal çabalarla iklim krizinin etkilerini ortadan kaldırmak mümkün olmasa da, etkilerini azaltmak ve olası tehditleri önlemek mümkün. Küresel ısınmadan birinci derecede sorumlu olan karbon ayak izimizi en aza indiren bir yaşam tarzını benimsemek, iklim krizine karşı alabileceğimiz en etkili bireysel önlemlerden biridir. İklim krizi dünyamız için önemli bir tehdit oluştururken, gençlerin bu konuda bilinçsizce hareket etmesi iklim krizinin etkilerini daha da artıracaktır. Geleceğimizin mimarları olan gençlerin karbon ayak izinin azaltılması ve iklim kriziyle mücadele konusunda farkındalık kazanmaları ve bu konuda sivil toplum faaliyetlerinde bulunmaları gerekmektedir. Bu amaçla gençlerin konu hakkında bilgilendirilmesi ve mikro düzeyde de olsa sorumlu davranmaya teşvik edilmesi önem taşıyor.

Bu projedeki temel amacımız, dünyamızın geleceği için büyük bir tehdit oluşturan iklim krizine gençlerin dikkatini çekmek ve iklim kriziyle mücadelede motivasyonlarını ve yetkinliklerini artırmaktır. Bu projedeki özel hedeflerimiz ise aşağıdaki gibidir:

1.Gençleri karbon ayak izi konusunda bilgilendirmek, bilinçlendirmek ve karbon ayak izini en aza indiren bir yaşam tarzını benimsemeleri için motive etmek.

2.Gençler arasında iklim değişikliğinin olası sonuçları ve günlük yaşam üzerindeki etkileri konusunda farkındalık yaratmak.

3.Gençleri çevre aktivisti olmaya teşvik etmek ve iklim değişikliğiyle mücadelede toplumsal farkındalık geliştirmek.